Aşağıda anlatmaya çalıştığım gibi vajinal akıntılar herhangi bir hastalık ile ilişkili olmayabileceği gibi rahim ağzı kanseri gibi ciddi hastalıklar ile beraber olabilir. Bu yüzden tüm kadınlara yıllık jinekolojik muayenelerini olmalarını ve uzun süren, tekrarlayan vajinal akıntı şikayetleri için yıllık kontrollerini beklemeden bir jinekoloğa muayene olmalarını öneririm.
Vajinal Akıntı ve Kaşıntı
Vajinal akıntı ve kaşıntı, bir kadının hayatında hemen hemen en az 1 kez de olsa karşılaşabileceği bir durumdur. Çeşitli sebeplerle meydana gelen vajinal akıntı ve kaşıntı şikâyeti; sık iç çamaşır değiştirmeye, bazen kötü kokuya ve cinsel ilişki esnasında bir takım problemlere de neden olabilmektedir. Vajinal akıntılar fizyolojik olan ve fizyolojik olmayan olarak ikiye ayrılmaktadır.
Vajinal Akıntılara Genel Yaklaşım
Fizyolojik (doğal) akıntılar
Fizyolojik akıntılar doğal akıntılardır. Bu akıntıların olması gayet normaldir. Bu vajinal akıntıların vajinal hijyen, cinsel ilişki ve gebe kalma üzerine olumlu etkileri vardır. Berrak renkte, sıvı yumurta akı kıvamında, kaşıntının veya kötü kokunun eşlik etmediği akıntı akıntılar fizyolojik yani doğal akıntılardır. Bu tür akıntılar tüm kadınlarda olmaktadır. Ancak bazı kadınlarda bu akıntılar, normalden fazla olabilmekte ve bu kadınlar sık sık günlük ped değiştirmek zorunda kalırlar. Bu fizyolojik akıntılar adet bitiminde az miktarda başlayıp, yumurta çatlamasının gerçekleştiği adetin orta kısmında artmakta ve adet kanaması ile son bulmaktadır. Adet ortasında, yumurta çatlaması sırasında meydana gelen artmış fizyolojik akıntı, cinsel ilişkiyi kolaylaştırmakta ve spermin yumurtayı dölleyebilmesi için, spermin transportunu kolaylaştırmaktadır.
Adet döneminin hemen bitiminde veya adet başlangıcından hemen önce kokulu, kahverengi veya pas renginde vajinal akıntılar olabilmektedir. Bu vajinal akıntıların en sık nedeni vajende az miktarda birikmiş adet kanıdır ve bu durum bazen kokuya da neden olabilmektedir.
Vajinal akıntınızın kıvamı-görüntüsü peynir kesiği veya çökelek tarzında ise veya vajinal akıntınıza kötü koku, kahverengi renk ve köpük tarzı akıntılar eşlik ediyorsa jinekoloğunuza başvurmanızı öneririm. Ayrıca son yıllarda ülkemizde sezaryen sayısının artması ile sezaryen skar yerinde adet kanı biriken (istmosel) kadın sayısı artmaktadır. İstmosel hastalığı adet bitmesine rağmen lekelenme şeklinde kanama veya akıntılara neden olabilmektedir. Özellikle sezaryen olan ve adet sonrası lekelenme şeklinde vajinal kanama veya akıntısı olan kadınlarda bu durumda göz önünde bulundurulmalıdır. (İstmosel sayfamıza buradan ulaşabilirsiniz.)
Fizyolojik olmayan akıntılar
Fizyolojik olmayan akıntılar, belirli bir sebep ışığında ortaya çıkan akıntılardır. Bu durum, enfeksiyöz yâda kanser gibi diğer durumlar ışığında ortaya çıkabilmektedir. Genellikle fizyolojik olmayan akıntılar arasında vajinit ya da servisit vardır.
- Vajinada olağan dışı akıntı
- Dış genital bölgenin şişmesi ve ödem toplaması
- Kaşıntı ve tahriş öyküsü
- Disparoni yani cinsel ilişki esnasında acı hissetmek
- Nadir yâda sürekli olan vajinal kanamalar
- Kasıklarda ve alt karında ağrıya eşlik eden vajinal akıntılar da daha ciddi enfeksiyonların habercisi olabilir.
Fizyolojik (doğal) olmayan akıntıların sebepleri nelerdir?
Vajina kaynaklı sebepler:
- Mantar hastalığı
- Bakteriyel vajinozis
- Trikomanas
- Vajinada yabancı cismin olması
- Genital kanserin sebep olduğu akıntılar
Rahim ağzı (servikse) kaynaklı sebepler:
- Aktif veya kronik servisit
- Rahim ağzı kanseri akıntısı
- Gonore, klamidya gibi cinsel ilişkiyle geçen hastalıklar
- Servikal polip, miyom gibi servikal lezyonlar
Vajinal Akıntının En Sık Görülen Sebepleri Nelerdir?
Enfeksiyona bağlı olan vajinal akıntı en sık;
- Bakteriyel vajinozis
- Mantar enfeksiyonu
- Trikomonas enfeksiyonu nedeniyle olmaktadır.
Yukarıda bahsettiğim durumlar dışında cinsel yolla bulaşabilen gonore, klamidya gibi enfeksiyon ajanları da vajinal akıntıya neden olabilmektedir.
Bu en sık görülen bakteriyel vajinozis ve mantar enfeksiyonu cinsel aktif olmayan kadınlarda da olabilmektedir. Bu enfeksiyonların neden olduğu akıntılar daha çok vajinal floranın bozulmasına bağlı gelişmektedir. Vajinal florayı da stres, uzun yolculuk, yeme değişikleri, hızlı kilo alma veya verme, vajenin içini yıkama, vajinal temizlik için kimyasal kullanımı, antibiyotik kullanımı bozabilmektedir.
Bu durumlar dışında menopoz döneminde atrofiye bağlı olarak da vajinal kaşıntı, kuruluk veya akıntı olabilmektedir. Ancak bu dönemde meydana gelen bu şikayetler daha dikkate alınmalı ve altta yatan ciddi olabilecek kanser gibi hastalıklar ekarte edilmelidir.
Vajinal Akıntı Tipleri Nelerdir?
Vajinal akıntı tiplerinin belirlenmesi hem tanının daha net konulabilmesi hem de tedavinin eksiksiz bir şekilde yapılabilmesi için çok önemli bir ayrıntıdır. Vajinal akıntının genellikle birkaç farklı tipi vardır. Bu tipler genellikle renk ve tutarlılıklarına göre kategorize edilirler ki zira bazı akıntı türleri normal olarak değerlendirilir.
Beyaz
Vajinadan gelen beyaz akıntı genellikle menstrüel siklusla ilgilidir. Adet dönemlerinin başında yâda sonunda bir miktar beyaz akıntının gelmesi normal iken kaşıntılı beyaz akıntı, tedavi gerektirebilmektedir. Zira, maya, mantar enfeksiyonu belirtileri arasında da kaşıntı, süzme peynir benzeri kıvamda beyazlık vardır.
Berrak ve sulu
Ayın herhangi bir zamanında görülebilen berrak ve sulu akıntılar, normal olarak değerlendirilebilir.
Açık ve esnek
Açık renkli ve esneyebilen vajinal akıntılar, mukuslu ise yumurtlama esnasında olduğunuza işaret eder, tedavi gerektirmez.
Kahverengi ya da kanlı
Adet döneminin başında ya da sonunda görülebilen kahverengi yâda kanlı akıntılar normal olarak kabul edilebilirler. Ancak, bu lekelenmeler erken bir gebeliğin de işaretçisi olabilir. Son zamanlarda korunmasız ilişkiye bağlı olarak yerleşme kanaması da olabilir. Bu nedenle, adet dönemi dışındaki tüm kahverengi ya da kanlı akıntılar için mutlaka doktora başvurun. Zira, rahim ağzı kanserinin bilinen belirtileri arasında kanlı akıntılar vardır. Buna ek olarak fibroidler yâda diğer anormal büyümelerde yine kanamaya sebep olabilirler. Tüm bu durumları ekarte etmek için pap smear testi, pelvik muayene gereklidir.
Sarı veya yeşil
Balık kokusu gibi bir koku yayan sarı yâda yeşil akıntılar enfeksiyonu işaret edebilir. Genellikle sarı, yeşil ve köpüklü akıntı şikâyeti ile gelen hastalarda akıntı genellikle trikomonas enfeksiyonuna bağlı görülür. Trikomonas enfeksiyonunda, gonore ve klamidyaya bağlı enfeksiyonlarda partner tedavisi de gerekmektedir.
Özellikle cinsel ilişki sonrası olan kanlı vajinal akıntılar ciddiye alınmalıdır. Bu durum rahim ağzı kanserinin ilk belirtisi olabilir.
Sağlıkla kalın..
Prof. Dr. H. Onur Topçu
Kadın Hastalıkları & Tüp Bebek Uzmanı